Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Japonya insan embriyosunda genetik değişikliğe izin verecek

Japonya'da insan embriyosunda genetik değişiklik yapılmasına izin veren kuralları içeren taslak çalışma yayımlandı. Taslak insan embriyosuna DNA kurgulama araçlarıyla müdahaleye izin veriyor. "Nature" dergisinde yayımlanan habere göre, sağlık ve bilim alanında çalışan bakanlık ve ilgili kurumların temsilcilerinden oluşan uzman heyeti, "CRISPR–Cas9" gibi DNA zincirlerini kurgulamaya olanak sağlayan araçların insan embriyosuna uygulanmasına izin veren çalışma taslağını kamuoyunun dikkatine sundu. Taslakta önerilen kurallar, embriyonun genetiğinin yalnızca araştırma amacıyla değiştirilmesine izin veriyor, üreme amaçlı değiştirilmesini yasaklıyor ancak bu konuda yasal yaptırım öngörmüyor. Uzmanlar, insan embriyosunun genetiğinin araştırılmasının, insanın erken gelişim döneminin aydınlatılması yanında kalıtsal hastalıklara yol açan genetik mutasyonların düzeltilmesine de olanak sağlayabileceğini belirtiyor. İnsan embriyosunun bilimsel araştırmalarda kul

DNA, Hücre Biçiminin Belirlenmesinde de Rol Alıyor

Yaşamın temel birimi olarak hücre, yaşayan tüm canlıların en dikkatli incelenen bileşenlerinden biri. Yine de temel süreçlerden bazıları anlaşılmayı bekliyor; örneğin hücrelerin biçimlerini nasıl aldıkları sorusu gibi. Kaliforniya Üniversitesi San Diego Kampüsü’nde biyoloji ile fiziğin kesiştiği bir araştırma üzerinde çalışan bilimciler,  hücre biçimlenişi nin köküne ilişkin beklenmedik bir keşif yaptı. Cell  dergisinin 8 Şubat 2018 tarihli sayısındaki bildiride, canlıbilimciler Javier Lopez-Garrido, Kit Pogliano ve çalışma arkadaşları, bakteri hücrelerinin şekil alışında, DNA’nın mimari bir rolü olduğunu gördüklerini duyurdu.  Bacillus subtilis  bakterisi üzerinde çalışan ekip, DNA’nın genetik bilgiyi kodlamanın yanı sıra, bakteri hücrelerini “ şişirdiğini ” de açığa çıkaran bir dizi deney yaptıklarını belirtiyor. Araştırmacılar, DNA’nın bir balonu şişiren hava gibi davrandığını ve genetik bilgiyi taşıyan bir molekül olmaktan başka etkilerde de bulunduğunun anlaşıldığını ekliyo

Beyinden beyine düşünce aktarımında yeni adım

Araştırmacıların geliştirdiği üç kişilik bir beyin ağı, katılımcıların birbirlerine düşünce göndermesine olanak sağladı. Daha önce beyinden beyine iletişim için bazı deneyler yapılmıştı ancak yeni  yapılan bir çalışma  ile gerçek beyin ağları kurmak mümkün hale geldi. Araştırmacıların  geliştirdiği üç kişilik bir beyin ağı , katılımcıların birbirlerine düşünce göndermesine olanak sağladı . Çalışmada katılımcılar, Tetris benzeri bir oyunu, ekranın sadece bir kısmını görerek ve diğer kısımlardaki görüntüler konusunda diğer katılımcıların beyninden gelen sinyallere dayanarak oynadı. Beyin ağı, elektriksel aktiviteyi kaydetmek için EEG cihazı ve bilgi göndermek için transkraniyal manyetik uyarım sisteminden oluşan bir düzenden faydalandı. Katılımcılardan sadece biri hem veri gönderip hem de alabiliyordu ancak hiç kimse ekranın tamamını göremiyordu. Ekran bilgisi, alıcı kişiye bilgi gönderen iki kişi tarafından sağlanıyordu. Komut gönderebilen kişiler, farklı sıklıklarla yanıp sönen